Şimdi şöyle bir düşündüm de Avrupa Rüyası ile gezerken Lyon’dan ne aldım ben diye; magnet, tişört, anahtarlıklar, hatıra, hediyelik her ne varsa almışım. Zaten şehirde gezerken ufak ufak çantaya atıyorsunuz hediyelikleri! Ama böyle olmaz ben illa AVM isterim diyorsanız; La Fayette imdadınıza yetişiyor. Zaten Paris’te gezdiyseniz (Avrupa Rüyası otobüsü önce Paris’e uğruyor) biraz sıkıcı gelecektir. Çünkü hemen hemen aynısı! La Part-Dieu ve La Confluence da diğer AVM’ler. Ben size sokak dükkanlarını tercih edin derim. Özellikle de şehir merkezinde Hotel de Ville’den Gare Peracche’a kadar her sokakta alışveriş için dükkanlar var.
Yiyecek de bir şeyler almayı unutmayın! Şehirde dolaşırken küçük şarküteriler bulabilirsiniz. Biz uzun bir otobüs yolculuğu yaptığımız için (19 gün) genelde böyle dükkanları tercih ettim. Burada da en tanınmış olanı Halles de Lyon. Görürseniz bi girin çıkın mutlaka. Nehir kenarında kurulan Marche Saint-Antoine Celestins semt pazarına denk gelirseniz hiç düşünmeyin ve bu pazarı gezin! Önemli Not: Pazar günleri nerdeyse tüm dükkanlar kapalı! Sadece ufak marketler bulabilirsiniz ve normal fiyatın üstüne ödeme yapabilirsiniz dikkat!
Lyon’da Bouchon Kültürü
Lyon’da yemek yemek çok önemli bir mesele! O da niyeymiş derseniz; burası Avrupa’da gastronominin başkenti olarak gösteriliyor. İlerde ünlü bir aşçı olayım diyen hemen hemen herkes burada eğitim almak için çırpınıp duruyor resmen! Paris’teyken bistrolarda atıştırmalık yemekler yemiştim. Burada da bouchonlar var. Bir bouchon’da oturup da şöyle yöresel bi Lyon yemeği yemek için dünyanın taa öbür ucundan gelenler insanlar varmış. O yüzden ben de kendimi oralarda yemek yemiş birisi olarak gayet şanslı görüyorum. Size de bouchon’ları tavsiye ederim. Önemli Not: Lyon’da yemek saati diye bir şey var! Eğer kaçırırsanız makarnaya talim edersiniz demedi demeyin!
Henüz yorum yok.