Baltık Denizi kıyısında, Polonya'nın başlıca limanı olan Pomeranya Voyvodalığı'nın başkenti ve ülkenin en büyük dördüncü metropolü olan Gdansk, Gdansk Körfezi'nin güney ucunda yer alıyor. Başkent Varşova’dan Vistula Nehri deltasındaki Motława Nehri ile birbirinden ayrılan Gdańsk sanki tek başına bir ülke gibi, diğer Polonya şehirlerden ayrılan farklı bir atmosfere sahip. Yüzyıllar boyunca bir liman kenti olan Gdańsk dar, Arnavut kaldırımlı sokakları, kırmızı tuğlalı kiliseleri, zarifçe ince yapıların sıralandığı tarihi caddeleri, kendine has karakterleri olan kafeleri ilgi çekici müzeleriyle tam bir turizm cenneti.
Dluga’nın sonuna ulaştığınızda kendinizi Motlawa Nehri kıyılarında bulacaksınız. Nehir boyunca sıralanmış çiçeklerle bezeli harika cepheleriyle kırmızı tuğlalı yapı gerçekten çok etkileyici. Kıyı boyunca yürüdüğünüz zaman önce Gdansk Crane, daha kuzeye gittikçe sol tarafta Denizcilik Kültür Merkezi, sağda ise Ulusal Denizcilik Müzesi’ni görebilirsiniz.
Diğer Polonya şehirlerinin aksine Gdansk’ta bir meydan yok, ancak bir meydandan beklenen her şeyi karşılayabilen uzun bir Dluga Sokağı var. Dluga’nın batı tarafından yürümeye başlarsanız birbirinden güzel evler arasında büyüleneceksiniz. Evlerin alt katları restoran, kafe, bar, butik ve hediyelik eşya dükkanlarına dönüştürülmüş olduğundan tüm sokakta bitmek bilmeyen canlılığa kendinizi kaptırabilirsiniz.
Şehrin tam kalbinde yer alan Aziz Mary Bazilikası, dünyanın en büyük tuğla kiliseleri arasında yer alıyor. Bu da tepesine çıkmak isteyenleri oldukça uzun ve yorucu bir yolculuğun beklediği anlamına geliyor. 78 metre yüksekliğe sahip çatı katına ulaşmak için tam 405 basamak çıkmak gerekse de aralarda neden çıktığınızı sorgulamanız için dinlenme aralıkları var. Eğer yükseklik korkunuz varsa çıkmamanız daha iyi bir tercih olabilir.
Şehrin her yerini saran kehribarın önemi bu şehir için gerçekten çok büyük. Baltık Altını olarak da bilinen kehribar, bölgedeki ormanların kendine has özelliğinden dolayı burada çok fazla bulunuyor. Gdansk’ın doğusunda özellikle çok fazla bulunabiliyor. Amber Müzesi’nde içerisinde küçük bitki ya da böceklerin bulunduğu kehribarlar, amber süslemeli mobilyalar ve kehribar mücevherler gibi ilginç objeler bulunuyor. Amber Müzesi'ni ziyaret etmenin bir başka avantajı da, en üst katında Old Town ve Długa Caddesi'nin güzel manzaralarını görebileceğiniz bir izleme alanına sahip oluşu. Aziz Mary Bazilikası kadar yüksek olmasa da kesinlikle görülmeye değer.
5. European Solidarity Centre’ı ziyaret edin
Eğer şehrin tarihi ile ilgili daha derin ve detaylı bilgi almak istiyorsanız European Solidarity Centre (Avrupa Dayanışma Merkezi) mutlaka görülmesi gereken bir yer. Merkez kronolojik olarak olup biten her şeyi muazzam bir titizlik ile gözler önüne seriyor. Kısa sürede komünist dönemin ve daha öncesinin tüm yaşanmışlıklarını öğrenip şehir ile ilgili daha fazla fikir edinmenize olanak sunuyor.
Varşova ve Krakow’la birlikte İskandinav Rüyası'nın Kuzey Avrupa turu kapsamında ziyaret edebileceğiniz Polonya kentlerinden biri olan ve kırılgan bir geçmişe sahip Gdańsk, Gdańsk Üniversitesi, Gdańsk Teknoloji Üniversitesi, Ulusal Müze, Gdańsk Shakespeare Tiyatrosu, İkinci Dünya Savaşı Müzesi, Polonya Baltık Filarmoni ve Avrupa Dayanışma Merkezi ile Avrupa'nın en büyük ticaret ve kültür etkinliklerinden biri olarak kabul edilen St. Dominic Fuarı'na ev sahipliği yapıyor.
Henüz yorum yok.