KÜÇÜK AVRUPA: LJUBLJANA

Slovenya’nın başkenti olan Lubliyana, Avrupa Rüyası turu ile gezdiğim, daha sonraları ise gezi fotoğraflarını inceleyince aşırı özlediğimi fark ettiğim harika bir şehir. Avrupa Rüyası otobüsü sizi Avrupa’da bir rüyaya çıkarıyor. Toplamda 19 günde bir sürü farklı yer geziyorsunuz. İşte Lubliyana da o gezideyken dolaştığım bir şehir ama ne şehir!

Yemyeşil doğasıyla sizi kendine aşık edebilir. Özellikle Venedik’ten sonra burası cennet gibi geldi bana (Venedik bir önceki destinasyonumuzdu). Bir de Venedik’te gördüğüm ağaçların en başında Slovenya’dan getirildiğini öğrenince daha bi sevdim burayı. Bir de ek bilgi vereyim. Şehrin isminin orijinal yazılı Ljubljana (Lubliyana) slav dillerindeki “lubli” yani “sevmek” fiilinden geliyor. Yani şehir “sev beni” diyor size!

Lubliyana öyle kocaman bir şehir değil. Zaten buraya takılan lakaplardan birisi de “küçük Avrupa” imiş. Avrupa Rüyası otobüsünde tanışıp arkadaş olduğum insanlarla nehir kıyısından yürüyerek şehri gezmeye başladık. Nehir etrafına kurulu olan her şehir gibi, burada da nehir üstünde farklı köprüler yapılmış.

Kunduracılar Köprüsü: Bu köprüde eskiden ayakkabı yapan insanlar ürünlerini bu köprü üzerinde sergiler ve satarlarmış. O yüzden de bu köprüye böyle bir isim vermişler. Köprü orjinalindeahşap olarak inşa edilmiş fakat yangın sebebiyle yıkılınca yerine demir olarak yenisi yapılmış. Üçlü Köprü: Aynı ismi gibi üçlü bir köprü burası. Lubliyana’daeski şehri, şehir meydanını ve açık hava pazar yerini birbirine bağlıyor. Yani üçlü kavşak şeklinde olduğu için de bu ismi almış. Ejderha Köprüsü: Hem şehrin hem de Slovenya bayrağının sembolü olan ejderha bu köprü üzerinde de kullanılmış. Yerel bir efsaneye göre bakire kızlar köprünün üzerinden geçerken köprüde bulunan 4 ejderha kuyruklarını sallarmış. Slovenyalılar köprüdeki bu dört ejderhaya “kaynana” takma ismini takmış sebebi ise ejderhanın bu kızgın davranışıymış. Burası şehirdeki araç trafiğinin aktığı tek köprü.

Lubliyana Kalesi: Avrupa Rüyası ile gezerken eğer vaktim varsa mutlaka şehirleri tepeden izleyebileceğim bir yerlere çıktım. Çünkü böyle turlarda zaman kısıtlı olunca belli yerleri görebiliyoruz sadece ama en azından tepeden şehri panoramik görmek biraz olsun fikir veriyor. Kaleye çıkmak için finiküler var (4€) fakat ben yürümeyi tercih ettim. Çıkınca iyi ki de gelmişim dedim çünkü kaleden şehir manzarası çok güzel görünüyor.
Bu güzel görüntüyle sizler veda ediyorum ama turumuz devam ediyor tabii ki! Avrupa turu yapmanın yanında macera ve heyecan da olsun istiyorsanız size de Avrupa Rüyasını tavsiye derim. Otobüsle Avrupa turu yapmak hiç bu kadar güzel olmamıştı!

YORUMLAR

  • Henüz yorum yok.

YORUM YAP